SÖZCÜK TÜRLERİ
1) İSİM (AD)
Varlıkları karşılayan “-mek, -mak” ekini alamayan sözcük türüdür.
Varlıklara verilişine göre:
-
Cins-Tür: İnsan, fil, gezegen
-
Özel: Hayriye, Karabaş, Mars
-
Sayılarına göre
-
Tekil: Baba, ağaç
-
Çoğul: Çocuklar, arabalar
-
Topluluk: Aile
UYARI: “herkes, hepsi, hiçbiri” topluluk değil.
a) Adlarda Küçültme:
-cik, -cek, -ceğiz
-
Anneciğim çok tatlı benim.(sevgi anlamı ile küçültme)
-
İleride gölcükler var. (küçültme)
-
Kadıncağız tek başına duruyor (acıma ile küçültme)
-
Yavrucak (acıma ile küçültme)
UYARI: Maymuncuk, bademcik, arpacık, gelincik (Kalıplaştığı için küçültme sayılmaz)
b) Ad Durum Ekleri:
-
Belirtme > (-ı, -i)
-
Yönelme, yaklaşma > (-o, -e)
-
Bulunma, kalma > (-da, -de)
-
Ayrılma > (-dan, -den)
c) İsim Tamlamaları:
Belirtili isim tamlaması:
-
Tamlayan: (-ım, -ın, -nın, -un, -nün)
-
Tamlanan : (-ı, -sı, -ımız, -ınız, -ları)
Tamlayan ve tamlanan bir kelime olabilir
-
Güneşin evlatları
-
Suyun berraklığı
Tamlayanla tamlanan arasına sözcük girebilir
-
Ağacın cama değen dalları
-
Gözlüğün çatlayan camı
-
Ailemizin en güzeli
Tamlayanla tamlanan yer değiştirebilir
-
Elleri vardı özgürlüğün
Tamlayan veya tamlanan birden çok olabilir.
-
Adamın evi barkı yıkılmış (Tamlayanı ortak)
-
Banyonun ve mutfağın temizliği ancak bitti (Tamlananı ortak)
Tamlayan düşebilir
-
Yurdumu alçaklara uğratma sakın! (“Benim” gizli özne olduğu için cümlede yoktur ama tamlayandır.)
Tamlanan düşebilir
-
Bu vatan kimin diye seslendi adam (Kiminden sonra vatanı gelmeli ama düşmüştür.)
Tamlanan eki düşebilir
-
Bizim fatura bu ay da kayıp (faturamız şeklinde olması gerekirken düşmüştür)
Tamlayanda “-den, -dan” yerine “-ın” eki gelebilir
-
Aşağıdakilerden hangisi > Aşağıdakilerin hangisi
Belirtisiz İsim Tamlaması
-
Tamlayan: (Ek almaz)
-
Tamlanan: (-ı, -sı)
Tamlayan ve tamlanan düşmez
-
Çöp kovası, Konya Valisi
Tamlanan eki düşebilir
-
Kestane kebap
-
Mavi Sokak
Araya kelime girmez !
Belirtisiz isim toplaması ismi niteleyebilir.
-
El emeği işleme, çingene pembesi konak
Takısız İsim Tamlaması
-
Ham maddeyi bize verir.
-
Altın yüzük, ahşap ev, gümüş anahtar
Neye benzediğini bize verir.
-
Kömür göz
UYARI: Araya bir sözcük yada birinci sözcüğe ek gelirse takısız olma özelliği gider
Zincirleme İsim Tamlaması
-
En az üç isim sıralı sözcük
-
Türk geleceğinin evladı
-
Tahta kapının kolu
2) ZAMİR ADIL
İsmin yerini tutan sözcüklere denir.
A) Sözcük Halinde
1.Şahıs Zamiri
-
Ben, sen, o, biz, siz, onlar
-
Benim, sana, ondan …. (İsim çekim ekleridir)
-
O gerçekten çok iyi biri
NOT: ”Kendi” dönüşlülük zamiridir.
Dönüşlülük zamiri özneyle kullanılırsa özneyi pekiştirir > “Sen kendin istedin.”
2. İşaret Zamiri
-
“Hangi” ye cevap vermeyen zamirdir. (Bu, şu, o, onlar, öteki, beriki, böyle, şöyle, öyle)
-
Onu kapının yanına koydu.
3. Belgisiz Zamir
-
(Hepsi, şey, herkes, kimi, bazı, birkaç, birçok, pek çok, hiçbiri)
4. Soru Zamiri
-
(Kim, ne, herhangi, kaç)
-
Ek alırsa zamirdir (hangisi, kaçı)
-
Ek almazsa sıfattır (hangi, kaç)
B) Ek Halinde Zamirler
1. İyelik zamiri
-
Sözcüğe aitlik anlamı verir. (-m, -n, -ı, -i, -mız, -nız, -u, -ü)
-
Odanın kapısı
2. İlgi zamiri eki
-
Belirtili isim tamlamalarında tamlanan ismin yerini tutar. (-ki)
-
Benim sınav netim Ahmet’in sınav netinden daha çok. (Yerine “Ahmet’inkinden” gelebilir.)
3) SIFAT / ÖN AD
Niteleme ve Belirtme olarak ikiye ayrılır.
A.Niteleme sıfatları:
İsme sorulan “Nasıl?” sorusunun cevabını verir.
Renk: Mavi araba
Durum: Güzel kız, Sinirli insan
Biçim: Kare flüt, Yuvarlak tepsi
1) Küçültme Sıfatı:
-ce > büyükçe, derince
-cek > genişcek
-cik > küçücük
-ımsı > kırmızımsı, ekşimsi
-ımtırak > acımtırak, mavimtırak
2) Pekiştirme Sıfatı
-m, -p, -r, -s > sapsarı, masmavi, tertemiz
-e, -o, -ıl, -ma > çepeçevre, yapayalnız
İkilemeler > saçma sapan, çirkin mi çirkin, uzun uzun
3) Unvan Sıfatı
-
Aşık Veysel
-
Topal Ali
B. Belirtme Sıfatları
İsmin sayı, yer ve belirli özelliklerini bize verir.
1) İşaret Sıfatı
-
İsme sorulan “Hangi?” sorusuna cevap verir.
-
Bu gün (“Hangi gün?”)
-
Elindeki kitap (“Hangi kitap?”)
2) Sayı Sıfatı
Asıl sayı > Kaç? -> (Üç gün)
Sıra sayı > Kaçıncı? -> (Altıncı sıra), (X. yy)
Üleştirme sayı > Kaçar? -> (İkişer elma)
Kesir sayı > Kaçta kaçı? -> (çeyrek, yarım, tüm döner)
Topluluk sayı > Kaçız? -> İkiz bebek
Belgisiz sayı > -> (Milyonlarca canlı), (İki-üç kişi)
3) Belgisiz Sıfat
-
(Her, bazı, birkaç, birçok, hiçbir, pek çok, tüm) sayı ya da miktarı belli olmayan sıfatlardır.
-
Her insan
-
Pek çok kişi
4) Soru Sıfatı
-
Nasıl, Ne, Hangi, Kaç, Ne gibi, Kaçıncı) isme sorulduğunda bu sorulara cevap verir.
-
Kaç gün var sınava?
-
Hangi otobüse bineceksin?
5) Adlaşmış Sıfat
Cümlede sadece sıfat vardır. Niteleme, işaret ve sayı sıfatlarıyla olabilir.
Hasta yatağından kalkamıyordu. (Hasta insan)
Bu çok güzel kokuyor. (Bu çiçek)
4) ZARF BELİRTEÇ
Fiilden önce gelerek fiilleri niteleyen veya belirten sözcüklerdir.
1) Durum Zarfı
Fiile/Fiilimsiye sorulan “Nasıl?” sorusunun cevabını verir.
Buraya dikkatli bakmalısın (Nasıl bakmalıyım?)
a) Yineleme yine, tekrar, yeniden
Ne yapacağımı yine söyledim.
b) Gösterme/ işaret böyle, şöyle, işte
İşte gidiyorum güzel sevgilim
c) Üleştirme
Birer birer ayrıldı
d) Pekiştirme
Sımsıcak gülüş
e) Sebep
Kar yağdığı için neşeliyiz
f) Dilek-pişmanlık “keşke”
Keşke benim olsa
g) İhtimal “sanırım galiba, belki”
Belki dönerim yanına
h) Kesinlik “elbette, kesinlikle, mutlaka, asla”
Elbette arayacağım
2. Yer Yön Zarfı
(Aşağı, yukarı, içeri, dışarı, ileri, geri, öteberi)
Aşağıya gelin hepiniz.
3. Zaman Zarfı
Fiile/Fiilimsiye sorulan “Ne zaman?” sorusunun cevabını verir.
Az önce aramızdan ayrıldı
Evlenecekmiş okulunu bitirince
4. Miktar , Azlık, Çokluk, Nicelik Zarfı
Fiile/Fiilimsiye sorulan “Ne kadar?” sorusunun cevabını verir.
Bu yıl kar çok yağdı.
Biraz daha bekleyip yola çıkalım
Az gül biraz lütfen
5. Soru Zarfı
-
Fiile/Fiilimsiye sorulan “Ne, niçin, neden, niye, niçin, ne diye, ne zaman” sorularının cevabını verir.
-
Buraya nasıl geldin?
-
Ne zaman okuyacaksın şu kitabı?
5) EDAT (İlgeç)
Tek başına anlamı olmayan sözcüklerdir.
(Ancak, yalnız, bir, tek, sadece)
-
Bu sırrımı ancak sana anlatabilirim. (Burada “ancak” edattır)
-
Kızmakta haklısın ancak tepkilerin sert (Burada “ancak” edat değil bağlaçtır)
-
İşlerimi ancak bitirebildim (Burada ise “ancak” edat değil zaman zarfıdır.)
-
Yalnız sen misin akıllı olan (Burada “yalnız” edattır)
-
Seni beklerim yalnız acele et (Burada “yalnız” edat değil bağlaçtır)
-
Yalnız adam tek başına mücadele veriyor. (Burada “yalnız” edat değil sıfattır.)
-
Yalnızların boynu bükük olur. (Burada “yalnız” edat değil adlaşmış sıfattır.)
-
Bu saatte yalnız dolaşmamalısın (Burada ise “yalnız” edat değil zarftır.)
-
Beni bir sen anladın (Burada “bir” edattır)
-
Bir o yana bir bu yana salınma şaşkın (Burada “bir” edat değil bağlaçtır)
-
Seninle bir dakika geçirmek istiyorum sadece (Burada “bir” edat değil sıfattır.)
-
Biri yine ispiyonlamış bizi (Burada “bir” edat değil belgisiz zamirdir.)
-
Sınavdan bir almışım (Burada “bir” edat değil isimdir.)
UYARI: Sanki, göre, gibi, mi, üzere, kadar, dek, denli,- a karşı, -a karşın, -den başka, -den sonra, -den beri, -den dolayı, -den ötürü, -a rağmen = Bunlar ek almadıkları sürece EDATTIR, Edatlar ek almaz
6) BAĞLAÇ
-
Söz gruplarını birbirine bağlayan sözcüklerdir.
(İle, ve, ama, veya, ya da, yahut, veyahut, fakat, lakin, ancak, yalnız, şayet, zira, de, dahi, bile, üstelik, örneğin, mesela, misal, yeni, hatta, açıkçası, kısacası, bu yüzden, ne…ne, ister…ister, nitekim, gene, gerek…gerek, ne…ne de, hem…hem, ya…ya, madem, madem ki, oysa, oysaki, öyle ki, çünkü, halbuki, illaki…)
-
Sinemaya gideriz hatta vakit olursa çay içeriz
7) ÜNLEM
-
Seslenme veya emir bildiren sözcüklerdir.
-
(Vay, tüh, aman, bre, set , ay, eyvah)
-
Ah, böyle olmamalıydı!
8) FİİLLER – EYLEMLER
1. Haber/Durum
Görülen geçmiş zaman (-di) = Dün buraya geldi ve hepimize baktı.
Öğrenilen geçmiş (-miş) = Geçen sene buralardan gitmiş.
Şimdiki (-yor) = Hala yemek yiyor.
Geniş (-mez) = O genelde böyle şeyler yemez.
Gelecek (-ecek) = Yarın sınava çalışacak.
2. Dilek
Şart (-se) = Ah gelse her şey güzel olacak.
İstek (-e, -a) = Bende sizinle geleyim.
Gereklilik (-meli) = Yarın askerler harp alanına gitmeli.
Emir (eki yok) = Yarın Ahmet odama gelsin, Çabuk şu yemeği ye
-
Eylemde kip, zaman, anlam kayması
Ben, Ankara’da 1981’de doğdum (doğdum değil doğmuşum)
Allah sonumuzu hayır etsin (etsin değil ede)
Anahtar çekmecede olacak (olacak değil olmalı)
3. Eylemsiler (Fiilimsiler)
a. İsim Fiil:
-
Fiile “-mek, -mak, -iş” ekleri gelir.
-
Sen gitmek yerine kalmayı seçtin.
-
Onunla tanışmayı çok isterim.
b. Sıfat Fiil:
-
Fiile “-an, -ası, -mez, -ar, -dik, -ecek, - miş” ekleri gelir.
-
Kanayan yarama merhem oldun.
-
Kızarmış yanakları utandığını hep belli eder.
-
Yol boyu aramadık sormadık yer bırakmadık.
-
Gidecek yerim yok.
-
Bu halin oldukça acınası.
c. Zarf Fiil:
Fiile “-ıp, -ınca, -dıkça, -arak, -ken, -dığında, - meden, -meksizin, -r…mez, -alı, -e…-e, -esiye” ekleri gelir.
Karlı yolda bata çıka geldik.
Burada durup mola verdik.
Öğretmen gelmeden sınıfı temizlemeliyiz.
Ben geleli bir sene oldu.
Okula varır varmaz beni ara
İşlerini bitirmek için ölesiye çabalıyordu.
4. Eylemde Çatı
Yüklem fiilse çatı aranır. İsim cümlelerinde çatı aranmaz.
1. Öznesine Göre:
a) Etken: İşi yapan bellidir.
“Kim?, Ne?” sorusuna cevap alınıyorsa özne gizli ya da gerçek öznedir.
Yüklem “-l, -n, -ş” eklerinden birini almamalıdır.
-
Çocukluğumu hatırladım (“Kim?” sorusunun cevabı “ben” yani gizli öznedir.)
-
Onlar hiçbir şey yapmadı. (“Kimler?” sorusunun cevabı “onlar” yani gerçek öznedir.)
NOT: Doğa olaylarında eylemde çatı eki “-l, -n, -ş” olsa da etkendir.
Nehir duruldu, Hava bulutlandı.
b) Edilgen: İşi yapan belli değildir.
“Kim?, Ne?” sorusuna cevap alınmıyorsa sözde öznedir.
Yüklem “-l, -n, -ş” eklerinden birini almalıdır.
-
Hırsız zor da olsa yakalandı. (Kim tarafından yapıldığı belli değil)
-
Yıllardır aranan köpek bulundu. (Kim tarafından yapıldığı belli değil)
NOT: Edilgen çatılı cümlelere istersek kimin yaptığını sokabiliriz
Sınav tarihleri idare tarafından ilan edildi (edilgen)
c) Dönüşlü: Yapılan işten etkilenen vardır.
“Kim?, Ne?” sorusuna cevap alınıyorsa özne gizli ya da gerçek öznedir.
Yüklem “-l, -n, -ş” eklerinden birini almalıdır.
-
Bu söylediklerime çok kırılmış (“Kim?” sorusunun cevabı “o” yani gizli öznedir.)
-
Deniz, bu projeden çekildi. (“Kim?” sorusunun cevabı “Deniz” yani gerçek öznedir.)
d) İşteş: İşi yapan kişi sayısı birden fazladır. Eylem karşılıklı veya birlikte yapılır
Yüklem “-ş” eki almalıdır.
-
Karşılıklı: Ahmet’le selamlaştık.
-
Birlikte: Ağacın dalında ki kanaryalar ne güzel ötüşüyorlar.
2. Nesnesine Göre:
a) Geçişli: Cümlede yüklemin başına “onu” veya “neyi, kimi” sözcüğü geldiğinde anlamlı oluyorsa geçişlidir.
Cümlede nesne olmasa da nesne alabiliyorsa geçişlidir.
Yatmadan önce aspirin içtim. (Neyi içtim)
Kanunun önemli yerlerini not ettim (Neyi not ettim)
Dün dayımın yanında yine o adamı gördüm (Onu gördüm)
b) Geçişsiz: Cümlede yüklemin başına “onu” veya “neyi, kimi” sözcüğü geldiğinde anlamsız oluyorsa geçişsizdir.
Cümlede nesne yoktur.
Çocuk zorda olsa uyudu
Kadıncağız açlıktan bayıldı.
c) Ettirgen: Geçişli olan eyleme “-tır, -t, -r” ekleri getirilir ve iş başkasına yaptırılır.
Bahçıvana tüm bahçeyi sulattım.
Burayı ona not ettirdim.
d) Oldurgan: Geçişsiz olan eyleme “-tır, -t, -r” ekleri getirilir ve geçişli yapılmaya çalışılır.
Çocuğu uyudu > Çocuğu uyuttu.